Çekişmeli boşanma davası; uzun sürmesi sebebiyle tarafları psikolojik olarak yıpratan, yoran, birçok duruşma süren, hukuki bilgi ve uzmanlık gerektiren davalardır. Boşanma avukatı, müvekkillerinin menfaatlerini korumak, alacaklarına sahip çıkmak ve haksız iddiaları savuşturabilmek maksadıyla dava takibi ve danışmanlık hizmeti vermektedir. Çekişmeli boşanma davalarında taraflar birbirleri hakkında birçok iddia da bulunur. Bu beyanlarını ispatlayabildikleri ölçüde haklı çıkarlar. Dolayısıyla delilleri neticesinde ‘kazandıkları’ veya ‘kaybettikleri’ davalardır. Çekişmeli boşanma davasında iddialarını ispatlayabilen eş evliliğin bitmesinde kusurlu değildir. Bu sebeple de dava sonucunda tazminat ve nafaka ödemeyecektir. Ancak çocuğun velayeti evliliğin bitmesinde kusurlu olan eşe de verilebilmektedir. Bu sebeple çocuk için ödenecek iştirak nafakasını hariç tutmak doğru olur.
Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır yazımıza geçmeden önce çekişmeli boşanma davasının ayrıntılarına bakmamız gerekmektedir. Çekişmeli boşanmalar, anlaşmalı boşanma davaları gibi tek celsede sonuçlanmamaktır. Çekişmeli boşanma davalarında taraflar kendi içinde nafaka, maddi ve manevi tazminat, müşterek çocuklar varsa velayet konularında anlaşamamışlardır. Bu sebeple mahkeme huzurunda getirecekleri deliller doğrultusunda hakimin takdiri yetkisi ile çözülmesini talep etmektedir. Taraflar yukarıda sayılan konularda anlaşamamış olabilecekleri gibi taraflardan biri boşanmak istemiyor da olabilir. Bu durumda da çekişmeli boşanma davası görülecektir. Bazı durumlarda taraflardan birinin evlilik dışı ilişkisi olmaktadır. Bu ilişkiden haberi olan eş; hem aldatan eşi ve üçüncü tarafı cezalandırmak amacıyla boşanmak istememektedir. Bu gibi durumlarda da dava çekişmeli boşanma davasına dönüşecektir.
Çekişmeli boşanma davası; mal paylaşımı davaları gibi sıkı usul ve şekil şartlarına tabidir. Davayı açarken yapılacak bir hata davanın reddedilmesine sebep olacaktır. Böyle bir durumda tekrar aynı dava nedenine dayalı dava açma hakkınız olmayacağı gibi yapmış olduğunuz masraflarda boşa gitmiş olacaktır. Boşanma davaları aile mahkemelerinde görülmektedir. Aile Mahkemeleri görev itibariyle özelleşmiş mahkemelerdir. Aile mahkemeleri yok ise asliye hukuk mahkemelerinde dava açılacaktır. Çekişmeli boşanma davasını açacak olan taraf boşanma avukatına gerçekleri tüm ayrıntıları ile anlatmalıdır. Dava dilekçe ekinde hukuka aykırı yollarla elde edilmemiş deliller eklenmelidir. Çekişmeli boşanma davasında deliller; boşanma konusuna ilişkin mesaj kayıtları, fotoğraflar ve tanık dinletilecekse tanık isimleri olabilmektedir.
Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır yazımızda da değindiğimiz gibi aile mahkemelerinde görülecek davalarda harç ve giderlerinde eksiksiz yatırılması gerekir. Gider avansının yatırılmaması halinde mahkemeniz tebligatı çıkaramayacak ve dosyanız sürüncemede kalacaktır. Bu gibi durumların yaşanmaması için boşanma davanızın muhakkak yasal danışman tarafından takip edilmesi gerekmektedir.
Aile mahkemelerinde görülen çekişmeli boşanma davası için avukatınıza ‘boşanma yetkisi’ veren özel bir vekalet çıkartmanız gerekir. Evlilik gibi boşanmak da medeni hukuk çerçevesinde kişisel haklara sıkı sıkıya bağlıdır. Bu sebeple genel vekaletname ile işlem yapılması mümkün değildir. Taraflar genel vekaletname çıkarttığı taktirde ne yazık ki bu vekalet ile boşanma davasında vekil olmak mümkün olmayacaktır.
Çekişmeli boşanma davası genel ve özel sebeplere dayanılarak açılabilir. Boşanma davasında birçok sebep bulunuyorsa hangi sebebe dayanılarak dava açılmasında yarar olduğu boşanma avukatı tarafından tespit edilecektir. Çekişmeli boşanma davasında taraflar en çok evlilik birliğinin temelden sarsılması olarak ifade edilen genel sebebe dayanarak boşanmaktadır. Çekişmeli boşanma davasında taraflar özel sebeplere dayanarak da dava açabilir. Eğer özel sebepler varsa bu sebebin muhakkak ispatı gerekir. Aksi halde davanız reddedilecektir. Dava harcınız iade edilmeyecektir. Ayrıca karşı taraf vekil ile temsil edilmiş ise vekalet ücreti ödemeye mahkum edilebilirsiniz.
Çekişmeli boşanma davalarının özel sebepleri ise aşağıdaki gibidir
Evlilik birliğinin gerektirdiği en önemli sorumluluk eşlerin birbirine sadık olmasıdır. Sadakat yükümlülüğü duygusal ve cinsel sadakat olarak ayrılabilir. Kanun maddesinde zina olarak tanımlanan eylem cinsel sadakatsizliktir.
Zina(aldatma) eylemi; eşlerden birinin evlilik devam ettiği halde bir başka kişiyle rızasıyla ilişkiye girmesidir. Eşlerden biri kendi cinsiyle ilişkiye girerek bu eylem zina kabul edilmeyip, haysiyetsiz hayat sürme olarak ifade eden görüşler bulunmaktadır. Ancak eş cinsel birlikteliklerin haysiyetsiz hayat sürme olarak ifade edildiği Kanun maddesi de yoktur. Bu sebeple zina sebebine dayanarak dava açılması ve bu hukuki bilgi birikimi ile desteklenmesi daha yerinde olacağı görüşündeyiz.
Ancak belirtmek isteriz ki burada tartışan konu boşanma sebepleridir. Eşlerin ister karşı cinsle ister hem cinsi ile birlikteliği eşi tarafından kabul görmüyor ise eşe olan sadakat yükümlülüğü ihlal edilmiş demektir. Cinsel ilişki olmadan başkalarıyla mesajlaşan, flört eden, Tinder, Instagram gibi sosyal mecralarda karşı cinsle yazışan eş buluşma eylemini gerçekleştirmemişse zina eyleminden bahsedilmeyecektir. Güven sarsıcı hareketlerden bahsetmek bu noktada daha doğru olacaktır.
Aldatma (zina) sebebiyle açılacak boşanma davalarında eylemin öğrenilmesinden itibaren 6 aylık süre içerisinde davanın açılması gerekir. Aldatma(zina) eylemi bilinmesine rağmen eşlerin karı kocalık ilişkisine devam etmesi aldatmanın affedildiği anlamı taşıyacağından artık dava etme hakkı kalmayacaktır.
Cinsel ilişkinin sürekli yaşanması gerekmez. Tek sefer yaşanan aldatmaya dayanarak da boşanma davası açılabilir. Ancak aldatan eşi affetmemek gerekir.
**Cinsel ilişki teşebbüs aşamasında kalırsa da aldatma (zina) gerçekleşmiş sayılır.
Aldatma(zina) sebepli açılan çekişmeli boşanma davalarında tarafların en çok merak ettiği konu davanın ispatının nasıl olacağı yönündedir. Taraflar boşanma avukatlarına delillerini inceleterek, avukatın yönlendirmeleri ile hareket etmelidir. Boşanma avukatı olmaksızın yürütülmeye çalışılan davalarda sıklıkla davanın reddi gündeme gelmekte olup taraflar hak kaybı yaşamaktadır.
Aldatılmanın ispatı pek çok şekilde gerçekleşebilir. Tanık beyanları, otel görüntüleri, tatil biletleri, görüntü ve ses kayıtları, WhatsApp görüşmeleri, Sosyal medya içerikleri (Instagram, Facebook, Twitter, Tinder gibi), kredi kartı ekstreleri vb. aldatmanın ispatında kullanılabilir.
Eşlerden birinin aldatıldığını ispatlamak amacıyla hareket ederek eşinin telefonunu dinlemesi, eşini kamera kaydına alması veya yüz yüze konuşulanları kaydetmek suretiyle ses, fotoğraf, video kayıtları alması delil olarak kullanılabilir. Ancak kayıtları alınan eş, kayıtların hukuka aykırı yollarla toparlandığını iddia ederek ceza mahkemesinde şikayetçi olabilir. Bu sebeple deliller mutlaka boşanma avukatı ile değerlendirilerek bir sistem çerçevesinde dosyaya sunulmalıdır.
Aldatma fiilinin öğrenilmesinden sonra eşinin ofisine, arabasına veya aile konutuna kamera sistemi yerleştirerek gizli görüntü ve ses kaydı almak aldatmanın ispatı amacıyla yapıldığından delil olarak kullanılabilir.
Ancak eşinin telefonuna casus programlar yükleyerek sürekli olarak eşini dinleyen ve eşinin kendisini aldattığını bu şekilde öğrenen kişi delilleri kullanmamalıdır. Aksi taktirde;
Hayata kast sebebiyle açılan boşanma davaları eşlerden birinin diğerini öldürme kastıyla haksız fiilde bulunmasıyla açılan boşanma davalarıdır.
Öldürme fiili eşe yöneliktir. Eşini öldürücü bir fiilin ihmal suretiyle işlenmesi durumunda bu sebebe dayanmak mümkün değildir. Dikkat ve özen eksikliğinden kaynaklanan fiiller bu sebebe gerekçe oluşturmaz. Akıl hastası olan eşin davranışlarından sorumlu olmaması nedeniyle akıl hastalığına dayanan boşanma davası açılabilecekken hayata kast sebebiyle boşanma davası açılmaz.
Öldürmek girişiminde bulunmak, intihara yönlendirmek, elverişli araç sağlamak gibi eylemlerde hayata kast sebebiyle boşanma davası açmak için yeterlidir.
Eşlerden birinin diğerine karşı onur kırıcı davranışta bulunması halinde çekişmeli boşanma davası açılır. Eşin şeref ve haysiyetine hakaret edilmesi halinde bu sebebe dayalı çekişmeli boşanma davası açılabilir. Eşe hakaretle birlikte iftira atmak da onur kırıcı davranışlardan biridir. Bir eylemin onur kırıcı olup olmadığını hakim takdir eder. Onur kırıcı davranış sebebiyle çekişmeli boşanma davalarında delillerinizin tamam ve yeterli olması halinde hakim boşanmaya karar verecektir. Eşini affeden tarafın tekrar aynı sebebe dayanarak dava açması gündeme gelmeyecektir.
Eşlerden birinin küçük düşürücü suç işlemesi veya haysiyetsiz hayat sürmesi çekişmeli boşanma davası sebebidir. Bu durum TMK Madde 163′ de belirtilmiştir.
Küçük düşürücü suçlar; kişinin toplumdaki konumunu sarsan ve ahlaki değerleri düşük, kınanmasına yol açan suçlardır. Küçük düşürücü suçlardan bazıları hırsızlık, evrakta sahtecilik, dolandırıcılık gibi mal varlığına yönelik suçların varlığı halinde eşin evlilik birliğini sürdürmesi beklenemez. Eş böyle bir durumda dilerse çekişmeli veya anlaşmalı boşanma davası açabilir.
Haysiyetsiz hayat sürme; toplumun değerlerine aykırı bir yaşam sürmesidir. Bu durum ahlaki namus şeref anlayışı olup bu anlayışa aykırı yaşam benimsenmesi ve bu durumun sürekli hale gelmesi diğer eş için evlilik birliğini sürdürmesine imkan bırakmamaktadır. Haysiyetsiz hayat sürme sebebiyle boşanabilmek için haysiyetsiz hayat sürmenin yaşam şekline dönüşmesi, haysiyetsiz hayatında uzun bir süre devam etmesi gerekir.
Eşin bir seferlik haysiyetsiz bir davranışı boşanma davası açmak için yeterli değildir. Haysiyetsiz hayat sürme davranışları toplumun ahlaki değerleri neticesinde; eşin eşcinsel yaşaması, eşin başkalarıyla flörtleşmesi ve öpüşmesi, eşin genelev işletmesi, eşin alkol ve kumar bağımlılığı, eşin pavyonda çalışması olarak örneklendirilebilir.
Eşlerden biri ortak haneyi terk eder, gerçek bir terk sebebi bulunmaz ise terke dayalı çekişmeli boşanma davası açılabilir. Eşler arasında ayrılık davası sonucu verilmiş bir karar var ve bu kararın icrası sebebiyle eş evi terk etmişse bu sebebe dayalı boşanma davası açılamayacaktır. Terk en az 6 ay sürmelidir. Bu süre içerisinde eşe geçerli bir ‘EVE DÖN’ ihtarı yapılmış ancak cevap alınamamış eve dönme gerçekleşmemiş olmalıdır.
Terke dayalı çekişmeli boşanma davaları usul ve esas yönünden mutlaka boşanma avukatı vasıtasıyla takip edilmesi gereken davalardır. Terke dayalı boşanma davası sonucunda terk eden eşe ihtar gönderen eş, eşinin kusurlarını da affetmiş sayılacağından kusur ortadan kalkacağı için manevi ve maddi tazminat talebinde de bulunulamayacaktır.
Akıl hastalığı sebebiyle çekişmeli boşanma davasının gerekli şartlarından biri akıl hastalığının evlilikten sonra ortaya çıkması ve eşin evlilik birliğini sürdürmesinin beklenememesi sebebiyle çekilmez hale gelmesinden kaynaklı açılır. Akıl hastalığı geçici değil kalıcı olmalıdır. Bu gerekçe sağlık kurulu raporu ile bildirilmelidir. Şartlar oluşmadığı taktirde davanız reddedilecek ve geri dönülmez hukuki kayıplar söz konusu olacaktır. Bu sebeple davanızı uzman boşanma avukatı ile açmanız gerekmektedir.
Akıl hastası olduğu iddia edilen eşin bu rahatsızlığı raporla belgelenmelidir. Davalı akıl hastası kişidir. Akıl hastası olan kişi yasal temsilci tarafından dava takip edilecektir. Akıl hastalığı sebebiyle dava açmak için hastalığın teşhisi önemlidir. Sara(epilepsi), frengi, AIDS gibi rahatsızlıklar akıl hastalığı sebepli boşanma davası olarak görülemez. Ancak şizofreni, paranoya gibi rahatsızlıklar boşanma davası açmak için yeterlidir.
Eşi alzheimer hastası olan kişi boşanma davası açabilecektir. Taraflar evlendikleri zamanda eşinin demansın bir türü olan alzheimer (unutkanlık) rahatsızlığına yakalandığı ispat edebiliyorsa evliliğin butlanı ile iptal durumu söz konusu olacaktır.
Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır makalemizdeki önemli sorulardan biri de hangi taraf açarsa daha avantajlı olacaktır, sorusudur. Taraflardan birinin veya her ikisinin dava açma talebi bulunabilir. Çekişmeli boşanma davalarında evlilik birliğine inancını kaybeden taraf genellikle dava açmaktadır. Dava açan taraf iddialarını dava dilekçesinde dilediği uzunlukta ifade edebilecektir. Dava dilekçesinin uzun ve ayrıntılı olması tek başına davayı kazanmak anlamına gelmemektedir. Çekişmeli boşanma davalarında iddialarını ispat edebildiği ölçüde tarafların davası kabul edilecektir. Çekişmeli boşanma davalarında sıklıkla davalı olan taraf karşı dava açarak kendi iddialarını mahkemenin dikkatine sunmaktadır. Dava açmanın en büyük avantajı iddialarını rahatça söyleyebilmektedir. Karşı dava açılmadığı sürece dava dilekçesinde bulunmayan hususlar ifade edilemeyecektir.
Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır yazımızdaki önemli sorulardan biri de davaların ne kadar sürdüğüdür. Tarafları çokça yıpratan, dosyadaki delillerin toparlanması açısından uzun süren davalardır. Çekişmeli boşanma davalarının kaç duruşma süreceği, duruşmaların hangi tarih aralığında verileceği, kaç celse olacağı, davanın nerede açıldığı, tarafların ilerleyen aşamada anlaşma sağlayıp sağlayamayacağı gibi durumlar süreyi belirler. Yine bununla birlikte davanın görevsiz veya yetkisiz mahkemede açılması, tebligatın yanlış adrese yapılması, dosyanın takip edilmemesinden ötürü sürüncemede kalması dava süresini geciktiren unsurlardır. Çekişmeli boşanma davalarında ilk duruşma ön inceleme duruşmasıdır. Burada taraflara uzlaşma isteklerinin olup olmadığı sorulur. Çekişmeli boşanma davalarında uzlaşma ihtimali bulunmuyorsa her iki tarafın da kendi iddialarını kanıtlayabilmesi adına duruşmalar birçok celse olacaktır. 2022 senesinde bu davalar en az 2.5 sene sürmektedir. Büyük şehirlerde bu süre daha da uzamaktadır. İstinaf süreleri hesaba katılmamıştır. 01.01.2019′ da Avrupa Birliği uyum süreci kapsamında adil yargılanma hakkı ve yargıma sürelerinin düzenlenmesine ilişkin yönetmelik uyarınca hedef süre uygulaması devreye girmiştir. Çekişmeli boşanma davalarında hedef süre 300 gün olarak ön görülmüştür ancak uygulamada bu sürenin daha uzun olduğunu görmekteyiz.
Çekişmeli boşanma davalarının sonuçlanabilmesi amacıyla deliller toplanmalı, tanıklar dinlenilmeli, ilgili kurumlara yazı yazılarak evraklar toparlanmalıdır. Bu nedenle her boşanma davasının süresi farklı olabilmektedir. Boşanma davalarının doğru ve eksiksiz olarak takip edilebilmesi için boşanma avukatı vasıtasıyla dava takip edilmelidir. Şahısların takip ettiği davalarda davanın sürüncemede kaldığı bunun sonucunda da mahkemece reddedildiği görülmektedir. Müvekkillerin şahsen davalarını yönetebilecekleri düşüncesiyle yapmış oldukları hatalardan çoğu zaman geri dönebilmek mümkün değildir. Özellikle sürelere dikkat edilmeden yapılan işlemlerin dönüşü olmamaktadır.
Davadaki tanıkların sayısı da dava sürecini etkileyen önemli durumdur. Tanıkların davanın açıldığı mahkemeyle aynı ikametgah bölgesinde yaşamaması, çok sayıda tanık olması, tanıkların birbiriyle çelişkili ifadelerinin incelenmesi, tanıkların dinlenilme süreleri sebebiyle celseler uzayabilir. Çekişmeli boşanma davalarında davanın açıldığı mahkemenin yoğunluğu ve boşanma sebepleri dava sürecini etkilen en önemli unsurdur.
Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır yazımızdaki önemli sorulardan biri de en kısa sürede davayı bitirebilmektir. Öncelikli olarak uzman bir boşanma avukatı ile çalışılması süreci önemli ölçüde hızlandıracaktır. Dava sürecinde dava dilekçesinin etkili bir şekilde hazırlanması, yol haritasının çıkarılması, neyi neden yaptığını bilen bir avukat ile çalışılması davanızın sürüncemede kalmasını önleyecektir. Dava dilekçesinin hazırlanması, gelen cevap dilekçesine cevap yazılması, delillerin önemli ölçüde toparlanması, tüm bunların takip edilmesi, davanın yetkili ve görevli mahkemede açılması gereksiz yere ayların boşa gitmesini önleyecektir.
Tarafların ya boşanmak hususunda yada boşanmanın sonuçları hususunda anlaşamıyor, ortak bir karara varamıyor olması gerekir. Eşlerden biri boşanmak istiyor ancak diğer taraf çeşitli sebeplerle boşanmak istemiyor ise yine boşanma davası çekişmeli boşanma şeklinde devam edecektir. Boşanma davalarının sonucunda ortak çocuk varsa velayet, nafaka, tazminat ve mal paylaşımı söz konusu olur. Taraflar bu hususlarda anlaşamadığı taktirde da çekişmeli boşanma davası söz konusu olacaktır.
Tarafların çekişmeli boşanma davası açabilmek için süre şartına bağlanmamıştır. Evlilik bir saat dahi sürmüş olsa çekişmeli boşanma davası açabilecektir. Anlaşmalı boşanma davalarında tarafların bilindiği gibi 1 yıllık evlilik süresi dolmadan boşanmaları söz konusu olmayacaktır. Bu sebeple bir yıldan önce boşanmak isteyen taraflar çekişmeli boşanma davası açabilecektir. Çekişmeli boşanma davalarını kadın taraf da erkek taraf da açabilecektir. Bu tür davaların en önemli hususu dava dilekçesinde belirtilen hususların tamamını kanıtlamak; kanıtlayamayacakları hususları da dava dilekçesinde ifade etmemesi önemlidir.
Mahkeme tarafından verilen boşanma kararından sonra 1 ay içerisinde gerekçeli karar yazılır. Gerekçeli kararın taraflara tebliğ edilmesi gerekir. Taraflar tebligat adreslerinde bulunmuyor veya tebligata ulaşamamış ise veyahut usulsüz tebligat yapılmış ise kararın usulüne uygun tebliğe çıkarılması gerekir. Tebligat usulüne uygun yapıldıktan sonra tebliğ edildiği tarihten itibaren 14 gün süre ile istinaf edebilecektir. İstinaf süresi kaçırıldıktan sonra karar kesinleşir. Boşanma kararı kesinleştikten sonra boşanma gerçekleşmiş olur. Evli olmayan bir çiftte boşanma davası açamayacağına göre boşanma davasına ilişkin hususlar artık görüşülmeyecektir.
Boşanma kararı kesinleştikten sonra boşanma davasına ilişkin bazı hususlarda boşanmaya bağlı alınan kararların değiştirilmesine ilişkin dava açma hakkı doğabilecektir. bu hususlarla ilgili sorularınız için boşanma avukatı ile iletişime geçerek danışmanlık almanız gerekmektedir.
Çekişmeli boşanma davanızda istinaf etmek istediğiniz konuları boşanma avukatınız vasıtasıyla hazırlanan istinaf dilekçesi ile istinaf harç ve masrafları yatırarak başvurmanız gerekir. Başvuru yaptıktan sonra dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi’nde görülme süreci başlar. İstinaf mahkemelerinde genellikle dosya üzerinden inceleme vardır istinaf konunuza göre duruşma açma ihtimali de bulunmaktadır. Boşanma davası en fazla ne kadar sürer gibi bir sorunun net bir cevabı bulunmamakla birlikte dosyanın sonuçlanması 1-1.5 seneyi bulabilmektedir.
Eşlerin boşanmaya karar verdikleri durumdan sonra anlaşamadıkları hususların başında parasal konular gelir. Bunları nafaka, tazminat ve mal paylaşımı olarak özetleyebiliriz. Dava sonucunda taraflardan birisinin boşanmada kusurlu olduğu ve bu sebeple karşı tarafın uğradığı zararları tazminat olarak ödemesine karar verilirse ödeme maddi gücü oranında olacaktır.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, evlilik dönemindeki yaşam standartları, boşanmanın gerçekleşmesi ile tarafların yaşam standartlarındaki düşüş ödenecek tazminatları belirleyecektir.
Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır yazımızda da ifade ettiğimiz gibi davanızın görüldüğü mahkeme; emniyet birimine müzekkere yazarak sosyal ekonomik durum araştırması yapacaktır. Kiracı veya ev sahibi oluşu, aylık maaşları, üzerinde kayıtlı gayrimenkul olup olmadığı sorulmaktadır. Emniyet Müdürlüğü Sosyal Ekonomik Durum raporlarını mahkemeye göndermektedir. Mahkeme genellikle SED raporu hazırlamadan nafaka miktarına hükmetmeyecektir. Ancak SED raporu hazırlandıktan sonra mahkeme geriye dönük olarak nafaka ödenmesine hükmedebilir.
Boşanma avukatınıza karşı dürüst olmalısınız. Avukatınızın sizin haklarınızı en iyi şekilde savunabilmesi için dava konusuna ilişkin gerçekleri tümüyle anlatmalısınız. Aksi bir durumda ortaya çıkacak belgeler çerçevesinde boşanma davanızda sıkıntı yaşayabilirsiniz. Vekalet ilişkinizin zedelenmemesi adına avukatınızdan sır saklamamanız gerekir. Kaldı ki boşanma avukatınızın kanun gereğince ve etik şartlarda sır saklama yükümlülüğü bulunmaktadır.
Dava dilekçeniz titizlikle mevzuata uygun şekilde hazırlanmalıdır. Bu sebeple boşanma avukatınızdan tam destek almalısınız. Dava duruşmalar aşamasından oluştuğu gibi duruşmaları kendisi takip etmek isteyen taraf dilerse boşanma avukatından yalnızca hukuki uzman tarafından dilekçe yazmasını da talep edecektir. Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır sorusuna verdiğimiz cevaplar genel bilgilendirme niteliğinde olduğundan ayrıntılı bilgi için iletişime geçmeniz gerekmektedir.
Evliliği sona erdiren boşanma sebepleri kanunda belirtilmiş ve sınırlı sayıda tutulmuştur. Bu sebeple davayı açacak taraf boşanma davasının reddedilmemesi için belirli usul ve esaslara uygun dava dilekçesi hazırlanmasını talep etmelidir. Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır yazımızdaki önemli sorulardan biri de dava dilekçesi hazırlanırken hukuki prosedürlere uyulmalı ileride hak ve menfaat kaybı yaşanmaması adına talep ve nedeni mevzuata uygun olarak belirtilmelidir.
Çekişmeli boşanma davası; tarafların anlaşamadıkları hususları kanunda gerekli sebeplere dayandırarak usul şartlarına da uygun şekilde hazırlanan dava dilekçesi ile başlar. Bu dava dilekçesi karşı tarafa tebliğ edilir. Karşı tarafa bu iddialarla ilgili cevap hakkı doğmuş olur. Cevap dilekçesi ile kendisine yönetilen isnatlara cevap verir. Ancak karşı dava açmadan yeni iddia ve delil sunamaz. Bu sebeple dava dilekçesi gerekli evrakların başında sayılmaktadır. Bu dilekçe de boşanma nedenleri ve ayrıntıları açıkça belirtilmelidir.
Boşanma davasında belirttiğiniz neden ve gerekçeleri ispatlayan delilleri sunmalısınız. Dava dilekçesi ile belirtilen hususlara ilişkin delil listesinde tanıklar bildirilir. Dava dilekçesinde sunulan deliller neticesinde tanıklar, fotoğraflar ve belgeler ek olarak sunulmalıdır. Tanıklara tebligat çıkarılabilmesi adına isim ve adreslerinin tespiti ve TC kimliklerinin de sunulması gerekir.
Boşanma davanızı şahsen açacaksanız muhakkak kimlik fotokopinizde bulunması gerekir. Kimlik fotokopisi olmadan dava açılamayacaktır. Ancak boşanma avukatı vasıtasıyla açılacak boşanma davalarında Özel Vekaletname yeterli olmaktadır.
Yer yönünden yetkili mahkeme, taraflardan birinin yerleşim yeridir. Bir diğer dava açmada görevli mahkeme dava tarihinden sonra 6 ay sonra oturdukları yer mahkemesidir. Görüldüğü üzere eşlerden biri kendi yerleşim yerinde de dava açabilecektir. Yetkisiz yerde açılan boşanma davaları usulden reddedilir. Yetkili mahkemede tekrar açmanız gerekir.
Mahkeme önüne gelen uyuşmazlığı resen ve tarafların getirdiği takdiri neticeler ile çözer. Mahkemeler boşanma davalarında tarafların getirdiği deliller ile uyuşmazlığı çözmeye çalışacaktır. tanık delili çekişmeli boşanma davalarında dikkate alınan önemli bir delil türüdür. Tanıkları seçerken bilgi ve görgüsüne başvurulabilecek yakınlıkta olan kişilerin seçilmesi önemlidir. Hakim ve tarafların boşanma avukatı tanık olarak getirilen kişilere soru sormakta özgürdür. Bu sebeple tanıkların gerçeğe aykırı veya somut olaylarla bağlantısı olmayan tanıkların mahkeme huzuruna çıkarılmaması daha doğru olur.
Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır sorusuna daha iyi yanıt vermek için dava açmaktaki asıl amaç karşı tarafın kusurlu olduğunu ispatlamaya çalışsa da müşterek çocukların psikolojisinin bozulmaması adına çocukları tanık olarak dinletmeyebilir. Müşterek çocukların hakim huzurunda bulunması, duruşmada ortamının çocuğa iyi hissettirmeyeceği, anne ve babasını yan yana değil de karşılıklı olarak görmesi ayrıca çocukluk döneminde birkaç dakika içerisinde vereceği yanıtların onun kaderini de etkilemesi mahkemenin tercih etmek istemeyeceği hususlardır. Mahkeme çocukların idrak gücü yaşında olduğunu düşünürse çocuk hakları kapsamında çocuğun dinlenilmesini de isteyebilir. Müşterek çocuğun idrak yaşında olduğu ve somut uyuşmazlığa ilişkin beyan verebilecek yaşta olduğunun kabul edildiği aralık 12 yaş ile 18 yaş arasındadır. Boşanma avukatı kadın hakları ile birlikte çocuk haklarına ilişkin eğitim almış olması da müvekkilin menfaatine olacaktır.
Çocuklar, ev içerisindeki olaylara birebir şahit olmaktadır. Evlilik içerisindeki fiziksel ve psikolojik şiddete hane içerisinden taraflar haricinde yalnızca çocuklar şahit olabilmektedir. Çocukların idrak yaşında olması ve psikolojik olarak etkilenmeyecek ise yaşanan şiddeti anlatmasını mahkeme taraflar istemde bulunmasa dahi isteyebilir. Aile mahkemeleri sıklıkla çocuğun yaşı uygun ise pedagog işliğinde olayları anlattırabilecektir. Boşanma davalarında kadın ve çocuk hakları üzerine eğitim alan bu alanda uzmanlaşmış boşanma avukatından yardım alarak dava açmanız tavsiye edilir. Ücretler ve sorularınız için iletişim adreslerini kullanabilirsiniz.
Çekişmeli boşanma davası, taraflar açısından uzun ve yorucu bir süreçtir. Boşanma avukatı İstanbul ilinde görülen dava süreçlerinde müvekkillerinin menfaatini koruyarak; geçici velayet, tedbir nafakası, aile konutunda kalmak gibi boşanma sürecini en az zararla atlatmasını sağlayacaktır. Boşanma davasının sonucunda taraflar hakkında verilen nafaka, velayet, mal paylaşımı, tazminat konularında müvekkilinin haklarını alabilmesini sağlayacaktır. Boşanma avukatı yine seneler boyu süren davalarda müvekkillerinin dosyasını sabır ve titizle her aşamada takip edecektir. Kısaca izah etmeye çalıştığımız sebepler neticesinde çekişmeli boşanma davaları, anlaşmalı boşanma davalarından farklı fiyat tarifesi uygulanmaktadır. İstanbul Tavsiye Ücret 2022-2023 tarifesinde belirtilen hali ile çekişmeli boşanma davalarında 35.000+ Maddi ve Manevi Tazminat İstemlerinin %15’inden az olmamak kaydı ile anlaşılan yüzde üzerinden belirlenmektedir.
Aldatma davalarında, aldatılan eş üçüncü kişiden tazminat talep edebilecek midir, bu soru özellikle eşine karşı duyduğu öfkenin yanında kendisini aldattığı şahıstan da intikam alma ve yaptığı haksız fiilin bedelini ödetme amacı taşır. Yargıtay Hukuk Daireleri bu konuda farklı kararlar vermişlerdir. 2015’de verilen bir kararında Yargıtay 2.Hukuk Dairesi aldatma davalarında üçüncü kişiden tazminat talep etme hakkı olduğunu kabul etmiştir. 2017′ de ise bu kararının zıttı yönünde başka bir karar vererek aldatma(zina) fiilinin eşler arasındaki sadakat yükümlülüğüne dayandığını 3. kişinin böyle bir yükümlülüğü bulunmadığını ifade ederek; aldatılan eşin 3.kişiden tazminat talep edemeyeceğine karar vermiştir.
2018 yılında Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu kesin bir karara vararak eşlerin zina(aldatma) nedeniyle üçüncü kişiden tazminat talep etme hakkı olmadığına karar vermiştir. İBK uyarınca sadakat yükümlülüğü eşler arasındadır. Üçüncü kişinin tarafların evliliğini bağlayıcı bir söyleşme yoktur. Sorumluluk eşler arasında olduğundan zina(aldatma) nedeniyle üçüncü kişiden maddi ve manevi tazminat talebinde bulunamaz.
Aldatma (zina) sebepli çekişmeli boşanma davaları 2 durumda düşecektir. İlk durum eşin affetmesi halinde olup affeden tarafın dava hakkı yoktur, kanun maddesi gereğince eşini affeden kişi evlilik devam ettikten sonra aldatmaya dayalı çekişmeli boşanma davası açamayacağı gibi mevcut davası da düşecektir. İkinci durum ise dava açma süresinin kaçırılması halinde dava düşecektir. Aldatma sebepli açılacak boşanma davalarında aldatma fiilinden itibaren 6 ay, herhalde 5 yıl içerisinde dava hakkı düşecektir.
Bipolar bozukluk; iki uçlu duygu durum bozukluğudur. Kişi bir dönem çok mutlu, çok enerjik, aşırı pozitif yaklaşım sergilerken bir dönem sonra depresif, mutsuz, iletişime kapalı, aşırı negatif bir sürece girmektedir. Duygu durumları çok net şekilde fark edilir ve keskin uçlara sahiptir. Aynı zamanda günlük veya bir sebebe çoğu zaman bağlı olmaksızın kişinin dönemsel değişimleri uzun sürmektedir. Eşi bipolar rahatsız olan kişi resmi sağlık kurulu raporu almalıdır. Bipolar bozukluğun ilaçlarla düzelme ve iyileşmenin olmaması gerekir. Bu şartlar dahilinde evlilik birliği çekilmez hale gelmiş ise boşanma davası açabilecektir.
Eserçelik Hukuk Bürosu; İstanbul ilinde faaliyet gösteren ve Avukat Doğa Eser Eserçelik tarafından başta sağlık ve boşanma hukuku alanında hizmet veren İstanbul Hukuk Bürosudur.
