Bize Yazın

av.esercelikeser@gmail.com

Zina (Aldatma) Boşanma Davaları

Zina(aldatma) boşanma davaları çekişmeli boşanma davalarının en çok görülen sebebidir. Boşanma avukatı İstanbul ilinde görülen zina (aldatma) sebebiyle açılan boşanma davalarında müvekkilinin zinayı ispat etmesine yarayacak delilleri değerlendirecek, davanın ispatı konusunda müvekkiline hukuki danışmanlık ve dava takibi yapacaktır. Aldatma sebebiyle açılan boşanma davalarında taraflar davasını ispat ederken mutlaka hukuka uygun deliller kullanması gerekir. Hukuka aykırı olarak elde edilen deliller, aldatmayı ispatta elverişsiz olacağı gibi hakkında ceza davası açılmasına da sebep olabilir. Bu noktada aldatmayı ispat etmek için; telefona casus programlar yüklenebilir mi, gizli görüntü ve ses kaydı hangi durumlarda alınabilir, dedektif tutmak işe yarar mı gibi sorulara yanıt verdiğimiz makalemizi baştan sona kadar okumanızı ve mutlaka boşanma avukatından yardım alarak davanızı açmanızı tavsiye ederiz. Boşanma süreci ve sonrasında neler olduğuna ilişkin bir diğer makalemizi de okuyarak nafaka, velayet, ortak velayet, boşanma davalarında tanığın rolü, mal paylaşımı gibi hususlarda bilgi alabilirsiniz.

Boşanma sebepleri 4721 Sayılı Kanun‘da boşanma sebepleri genel ve özel sebepler olarak ayrılmıştır. Boşanma davası sınırlı sayıda olan bu dava sebepleri dışında bir sebeple açılamaz. Genel boşanma sebepleri; evlilik birliğinin temelden sarsılması, eşlerin anlaşması, ortak hayatın yeniden kurulamaması gibi sebeplerdir. Özel boşanma sebepleri ise; zina, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, küçük düşürücü suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk sebebiyle boşanma davası, akıl hastalığı olarak belirletilebilir. Bu sebeplere bağlı kalarak avukatınızla boşanma davası açabilirsiniz.

Evlilik birliğinde hem zina (aldatmaya) mağdur kalmış hem de terk edilmiş aynı zamanda onur kırıcı davranışlara da muhatap olmuş olabilirsiniz. Böyle bir durumda hangi sebebe dayanarak dava açacağınızı boşanma avukatınızla görüşmelisiniz. Avukatınız davayı kazanabilmeniz adına delillerinizi inceleyecek, hukuki muayene yapacak ve davanızın nasıl yürütülmesi gerektiğine dair bir strateji belirleyecektir.

Zina sebebiyle açılacak olan boşanma davası, çekişmeli boşanma davası olarak görülmektedir. Zinadan haberdar olan eş çekişmeli boşanma davası açmak yerine boşanma avukatı vasıtasıyla karşı tarafla iletişime geçerek tarafları anlaştırma yoluna gidebilecektir. Eşler aralarındaki anlaşmazlığı gidererek anlaşmalı boşanma yolunu da tercih edebileceklerdir.

Eser Eserçelik Whatsapp Hattı

Bu haliyle birlikte Zina; evli bir erkeğin karısından başka bir kadınla; evli bir kadının da karısından başka bir erkekle cinsel birliktelik yaşamasıdır. Zinanın varlığı için cinsel birliktelik şarttır. Zina cinsel birlikteliğin gerçekleşmesi ile vuku bulacağından kol kola gezmek, yakın fiziksel temaslar, öpüşmek zinadan sayılmamaktadır. Ancak böyle bir durumun varlığı halinde genel boşanma sebeplerine dayanarak dava boşanma avukatınızla dava açabilirsiniz.

Zinaya dayalı boşanma davası açabilmenin en önemli ve doğal şartlarından bir diğeri ise geçerli bir evlilik birliği olmasıdır. Evlilik birliği kurulmadan önce veya evlilik birliği bittikten sonra yaşanan durumlarda zinadan sayılamayacaktır.

Yine zinanın önemli şartlarından birisi de kişinin bilerek ve isteyerek zina eylemini gerçekleştirmiş olmasıdır. Boşanma davalarında belirtilen genel ilkeler çerçevesinde kusurun varlığı ancak bilinçli bir zihin ile mümkündür. Dolayısıyla zina eden taraf fiilini gerçekleştirirken irade ve kusur ilkelerine uygun hareket etmelidir. Rıza dışında gerçekleşen cinsel birliktelikler zina fiilini oluşturmayacaktır.

Zina mutlak(kesin) boşanma nedeni olduğundan, zinanın varlığı halinde hakim; somut deliller ile birlikte vicdani hüküm de kurulmuşsa boşanmaya karar vermek zorundadır.

Zina(Aldatma) Sebebiyle Boşanma Davası Nasıl Açılır ?

Zina (aldatma) sebebiyle boşanma davası açmadan önce ciddi bir çalışma yapılmalıdır. Hukuki bilgi olmadan açacağınız boşanma davası aleyhinize sonuçlanabilir. Bu sebeple boşanma avukatından hukuki destek almalısınız. Zina sebebiyle açılacak olan boşanma davasında sebepler yarış halinde olabilir. Evli çiftler arasında hem onur kırıcı davranışlar hem de aldatma gerçekleşmiş olabilir; bunların neticesinde de evlilik birliği temelden sarsılmış olabilir. Burada üç ayrı boşanma sebebi vardır. Peki hangi sebebe dayalı boşanma davası açılmalıdır, bu sorunun en doğru cevabını boşanma avukatınız belirleyecektir. Dava dilekçenizde öne sürdüğünüz aldatma ve zina fiillerinin iddialarını ispatlayabilmeniz için yardıma ihtiyaç duyacaksınız. Haklı olduğunuza inanmanıza rağmen delilleriniz düzensiz ve iddialarınız çelişkili ise davanız reddedilecektir.

Zina(Aldatma) Sebebiyle Açılacak olan boşanma davasının şartları nelerdir ?

Zina (aldatma) sebebiyle açılan boşanma davalarında usul ve esasa ilişkin belirli şartlar olmalıdır. 4721 Sayılı Kanun, zina sebepli dava açma şartları belirtilmiştir. Zina sebepli boşanma davası açmak davanın maddi ve manevi sonuçları hayatınızı tamamen değiştireceği için boşanma avukatınızla dava açmanız bu mümkün değilse hukuki danışmanlık almak için iletişime geçmeniz en doğrusu olacaktır.

Zina davanız; hukuki şartları taşımaması halinde usul veya esastan reddedilecek ve dava için ödemiş olduğunuz harç ve masraflar ile maddi kayba uğrayacaksınız. Zina (aldatma) sebebiyle açılan boşanma davalarının tabi olması gereken usul ve esasları yazımızda açıkladık.

Geçerli Evlilik İlişkisinin Olması

Zina (aldatma)dan bahsedilmek için eşlerin hukuk nezdinde evli olması gerekir. Eşler birbirinden bir süredir ayrı bulunsa dahi evlilik birliği devam ediyorsa; eşin üçüncü bir kişi ile cinsel birlikteliği halinde zinanın varlığından söz edebileceğiz. Resmi olarak boşanma gerçekleşmedi ise eşlerin sadakat yükümlülüğü devam etmektedir. Boşanma davası sürerken eşler birbirini aldatırsa yine zinanın varlığından söz etmek mümkün olacaktır.

Boşanma davası açılmış ancak karar verilmemiş ise taraflar resmi olarak evli oldukları için birbirlerine sadakat borçları devam etmektedir. Yerel Mahkemede boşanma kararı verilmiş ancak taraflar istinaf etmiş ise karar kesinleşmediğinden sadakat yükümlülüğü devam etmektedir. Aynı durum ayrılık davalarında da geçerlidir.

Üçüncü Kişiyle Cinsel İlişkide Bulunmak

Zina (aldatma) davalarında eşlerin üçüncü bir kişiyle öpüşmesi, sosyal ortamlarda bulunması, mesaj atmak, geç saatlere kadar sohbet etmek, sarılmak güven sarsıcı davranışlar olsa da zina davası açmak için yeterli değildir. Zina davalarında mahkemenin doğrudan varlığını araştıracağı husus cinsel ilişkidir. Zinanın varlığını ispatlamak birçok şekilde mümkündür. Eşin, karşı cins ile aynı odada geceyi geçirmesi Yargıtay için zinanın delili sayılmıştır. Eşlerin ayrı kaldıkları bir dönemde kadının hamile kalması veya kocasının üreme problemi olmasına rağmen kadının hamile kalması zinanın delilidir.

Eşlerin zina sebebiyle boşanmaları için cinsel ilişkinin varlığı şart olmasına rağmen cinsel ilişkinin farklı cinsiyetler arasında gerçekleşmesi gerekecektir. Homoseksüel birliktelikler haysiyetsizce hayat sürmeye dayalı boşanma davasına konu olabilecekken zinaya dayalı boşanma davasına konu olmayacaktır. Evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı dava açma hakkınızda saklıdır. Burada davanın hangi gerekçe ile açılacağına karar verecek olan boşanma avukatınızdır.

Zina Yapanın (Aldatanın) Kusurlu Olması

Zina fiilini gerçekleştiren eşin kusuru şarttır. Burada iradeyi etkileyecek, kendi rızasıyla almadığı alkol, uyuşturucu vb. yabancı maddeler sebebiyle iradesini kaybederek zina faaliyetini gerçekleştirmesi halinde bu sebebe dayalı boşanma davası açılamayacaktır.

Zina (Aldatma) Sebebiyle Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?

Zina (Aldatma) sebebiyle açılan boşanma davası, çekişmeli boşanma davasıdır. Çekişmeli boşanma davalarında davalar tek celse değil, birçok celse sürmektedir. Zina sebepli boşanma davalarında süreyi, tanık dinletme, tanıkların getirilmesi, mesajların, delillerin değerlendirilmesi, davanın yetkili ve görevli mahkemede açılması, boşanma avukatının duruşmaları takibi gibi sebepler etkiler. Davanın en önemli süreci delillerin toplanmasıdır. Davalı bir otelde kalmış ise ilgili yerlere müzekkereler yazılarak görüntülerin getirilmesi talep edilir. Bu gibi sebeplerden ötürü aldatma davalarının en az 2 sene süreceğini söyleyebiliriz.

Zina(aldatma) sebebiyle açılan boşanma davalarında velayet aldatan eşe verilebilir mi?

Zina sebebiyle açılacak olan boşanma davalarında velayet aldatan eşe verilebilir. Uzman boşanma avukatı ile açacağınız davalarda zina yapmış olduğunuza mahkemece kanaat getirilmiş olsa dahi çocuğun üstün yararı gözetilerek, çocuğun ebeveyne muhtaç oluşu vb. sebeplerle velayetin zina yapan eşe verildiği Yargıtay kararları mevcuttur. Bu sebeple uzman boşanma avukatı Yargıtay’ın güncel içtihatlarından haberdar olacağından sizi de davanızda en iyi şekilde temsil edebilecektir.

Homoseksüel ilişkilere dayanarak zina(aldatma) sebebiyle boşanma davası açılabilir mi?

Bu soruya olumlu yanıt vermek mümkün değildir. Zinanın varlığı için eşin karşı cinsten bir kişiyle cinsel ilişkide bulunması gerekmektedir. Kadının kadınla; erkeğin erkekle kurduğu cinsel ilişki zina değildir. Ancak böyle bir durumda evlilik birliğinin temelden sarsıldığı kabul edilerek veyahut somut olayın özelliklerine göre değerlendirilmesi ile dosya avukatı uygun görüyor ise haysiyetsiz hayat sürme sebebine bağlı dava açılabilecektir.

Zina(aldatma) Sebebiyle Açılan Boşanma Davalarında Hak Düşürücü Süre Nedir

TMK Madde 161/2 uyarınca ‘ Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak 6 ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer.’ Örneğin zina eyleminin üzerinden 4 yıl 10 ay geçtikten sonra zinayı öğrenen eş, üst sınır 5 yıl olduğundan davayı 2 ay içerisinde açması gerekmektedir. Zina süreklilik arz etmişse doğal olarak süre son zina eyleminden sonra başlayacaktır.

Zina(aldatma) Sebebiyle Açılan Boşanma Davalarında Af

Eser Eserçelik Hukuk Bürosuna sıkça gelen sorulardan biri de zina eyleminin affından sonra tekrar aynı zina eylemine dayanılarak dava açılıp açılamayacağıdır. Zina eylemini affeden taraf tekrar aynı eyleme dayanarak dava açamayacaktır. Örneğin eşinin zina yaptığını öğrendikten sonra tatile giden kişinin eşini affettiği düşünülecek ve bu sebeple aynı eyleme dayanarak zina sebebiyle boşanma davası açılamayacaktır. Ancak önemle belirtiriz ki her somut olay kendi içinde değerlendirilmeye muhtaçtır. Yazımızda paylaştığımız bilgiler genel hukuk bilgileridir. Somut olayınıza ilişkin muhakkak hukuki yardım almanızı tavsiye ederiz.

Affeden tarafın dava açma hakkı yoktur. (TMK Madde 163)

Burada affetmek dediğimizde açık ve örtülü olarak affı anlamalıyız. Zina eyleminin varlığından haberdar olduğu halde dava açmayan tarafın hak düşürücü süre geçtikten sonra zinaya dayalı dava açması mümkün değildir. Örneğin; eşlerden birinin bir başka kadınla uzun süreli ilişkisinin olduğunu bilen ancak bilmesine rağmen dava açmayan ve aynı evde yaşamayı sürdüren eş için zina eylemini affettiği kabul edilebilir.  Ancak böyle bir durumda zina sebebiyle boşanma davası açan eş zinayı ispatlamak zorunda iken davalı eş ise zinanın örtülü olarak affedildiğini ispatlayarak davanın reddedilmesi için uğraşacaktır.

Zina(aldatma) Sebebiyle Açılacak Boşanma Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme Neresidir?

Görevli mahkeme Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereğince zina sebebiyle açılacak boşanma davalarında görevli mahkeme aile mahkemeleridir. Türk Medeni Kanun Madde 168 çerçevesinde boşanma ve ayrılık davalarında yetkili mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.

Buna göre zina sebebiyle açılacak boşanma davalarında eşin yerleşmek amacıyla oturduğu yer mahkemesinde de dava açabileceğini kabul edebiliriz.

Zina(aldatma) Sebebiyle Açılacak Boşanma Davalarında Harç ve Ücretler Nelerdir?

Zina sebebiyle açılacak boşanma davaları maktu harca tabidir. Maktu harca tabi olması demek davada talep değerine bakılmaksızın mahkeme veznesine yatırılması gereken miktarın aynı olması demektir. Boşanma davası asıl dava olmakla birlikte boşanma davasının içerisinde nafaka talepleri, velayet hususları gibi bir çok yan edim ve yükümlülük de bulunmaktadır. Böyle bir durumda açılan boşanma davası ile birlikte talep üzerine veya re’sen bu hususlarda da karar alacaktır. Ancak boşanma davası bittikten sonra ayrı bir dava olarak açılan tazminat ve nafaka davalarında vekalet ücreti de dava değeri üzerinden belirlenecektir.

Zina(aldatma) Sebebiyle Açılacak Boşanma Davalarında Avukatlık Ücretleri Nelerdir ?

Zina sebebiyle açılacak boşanma davalarında avukatlık ücreti belirlenirken davanızı takip etmesini istediğiniz hukuk ve danışmanlık bürosu ile iletişime geçerek çalışma ücretleri hakkında bilgi almanız gerekmektedir. Zina sebebiyle açılacak boşanma davalarında ücret belirlenirken avukatlık asgari ücret tarifesi altında bir ücret ile dosya takibi yapılması, hukuki danışmanlık verilmesi yasaktır.

Zina(aldatma) sebebiyle açılacak boşanma davalarında süre ne kadardır ?

Zina sebebiyle açılacak boşanma davalarında süreyi belirleyen ölçütler mahkemenin bulunduğu ilin/ilçenin/adliyenin iş yoğunluğuna bağlı olarak verilen duruşma tarihlerinin aralığına göre değişiklik arz edecektir. Ayrıca başka mahkemelerden talep edilecek evraklar, tanıkların dinlenmesi, tanıkların hazır edilmesi, aile mahkemelerinin işleyiş esaslarındaki usul işlemlerinin takibi ve eksiksiz yerine getirilmesi dosyanın makul sürede sonuçlanmasında önem arz etmektedir. Bu sebeple dosyanızın en az 1,5-2 sene süreceğini tahmin edebiliriz. Bu süre boşanma avukatınızın aktif takibi ile değişebilecektir.

Zina(aldatma) Sebebiyle Açılacak Boşanma Davalarında İspat Nasıl olur ?

Boşanma davalarında davacı sıfatını taşıyan taraf yani dava açan taraf ancak iddialarının doğruluğunu ispatladığı ölçüde hak elde edebilir. Davalı taraf ise kendisi aleyhine getirilen delillerin doğru olmadığını ispatlamakla yükümlüdür. Davacı ne kadar haklı olursa olsun mahkeme huzurunda bunu ispatlayacak delillere sahip değilse davası reddedilecektir. Böyle bir durumda davacının masrafları iade edilmeyecek ve karşı tarafın bu uğurda yapmış olduğu masrafları da üstlenmek durumunda kalacaktır. Bu sebeple somut delillere dayanmadan açılacak bir davanın reddedilme olasılığı çok yüksektir. Ancak bu noktada getirilen delillerin hukuka uygun yollarla elde edilip edilmediği önem taşımaktadır. Hukuka aykırı yollarla elde edilen deliller kaynağı uluslararası sözleşmelere dayanan kişinin adil yargılanma hakkının ihlali anlamına gelmektedir.

Hukukumuzda deliller kesin delil ve takdiri delil olarak 2′ ye ayrılmaktadır. Kesin deliller yemin, senet, kesin hükümdür. Takdiri deliller ise tanık, keşif, bilirkişi olarak belirtilebilir. Ancak TMK Madde 184 çerçevesinde boşanma davalarında YEMİN delili kullanılamaz. Aynı zamanda tarafların ikrarı ile de dava ispatlanmış sayılmaz. Bir başka açıdan ise davada hakim ispat şekillerini düzenlemekle birlikte ispat yükünün kimde olduğunu da belirlemek zorundadır. Hukukumuzda ispat yükü TMK Madde 6 ile HMK Madde 190‘ da belirtilmiştir. Madde 6’ da belirtilen hali ile ”Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.

HMK MADDE 190′ da ise  (1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. (2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir. denilerek ispat yükü ve ispat şekli belirlenmiştir.

Zina(aldatma) Sebebiyle Açılan Boşanma Davalarında Gizli Ses/Görüntü Kaydı alınır mı?

Boşanma davalarında zinanın nasıl ispat edileceği en çok sorulan soruların başında gelmektedir. Taraflar davayı kazanabilmek adına dedektif tutarak, teknolojinin sunduğu hizmetlerden faydalanıp çeşitli uygulamaları eşinin bilgisi ve izni olmadan, eşin telefonuna yükleyerek aldatıldığına dair delil toplamaktadır. Peki bu deliller boşanma davasında kullanılabilir mi ?

Belirtmek isteriz ki hukukumuzda taraflar iddialarını kural olarak her türlü delil ile ispat edebilir. Ancak bu ispat şekli pek tabi hukuka uygun yollar ile sınırlıdır. Her kişi Anayasa Madde 36 gereğince ”.. Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir..”  denilmektedir.  Adil yargılanma hakkı da hukuka uygun yollar ile elde edilen delillerle mümkündür. Somutlaştırmak gerekirse dedektiflik hizmetleri kullanılarak, zina yaptığını iddia ettiği eşinin telefonuna eşin bilgisi ve izni olmadan çeşitli uygulamalar indirerek eşin aramalarını dinlemek/ kaydetmek, silinen mesajları/ görselleri yüklemek bunları çoğaltmak, yaymak, yayınlamak, çıktısını almak, dava dosyalarında delil olarak sunmak hukuka aykırı eylemlerdir. Kişinin mahremiyetini ihlal eden bu eylemler hukuka aykırı yollarla elde edildiği için dava dosyasında delil olarak kullanılamayacaktır.

Burada belirtilen bütün bilgiler genel hukuki bilgilerdir. Paylaşımlarımız yalnızca bilgilendirme amacını taşımaktadır. Somut olayınızdaki ayrıntılar hukuki seyri değiştirebileceğinden yasal danışmanlık alarak hak kaybı yaşamamanızı tavsiye ederiz.

Hangi durumlarda zina davası açılır?

Zina, evlilik birliği içerisindeki taraflarından birinin üçüncü kişiyle cinsel ilişkiye girmesidir. Yerleşik içtihat kararlarına göre eşlerin başkasıyla yakınlaşması, öpüşmesi, sarılması, dokunması bu ve benzeri fiziki temaslar kurması Medeni Kanun’ a göre zina olarak kabul edilmemektedir. Bu gibi durumlarda boşanma avukatınıza danışarak haysiyetsiz hayat sürmeden eşinize dava açmanız gerekir.

Aklınızda bir soru mu var?

Hemen İletişime Geçin Sorunuzu Cevaplayalım

Kredi Kartı İle Ödeme İçin Tıklayın
7/24 İletişim Hattı
Bize yazın
Merhaba, size https://www.esercelik.av.tr/zina-sebebiyle-acilacak-bosanma-davalari/ üzerinden ulaşıyorum. Avukat desteğine ihtiyaç duyuyorum.